Oturum Aç

Republic of Türkiye Ministry of Transport and Infrastructure

General Directorate Of State Airports Authority

88 Logo
red Logo
444 34 64

TR

Dictionary of Aviation Terms

Font Size
A

Türkçe Terim İngilizce Terim AÇIKLAMA
B grubu çalışma ruhsatı working license group B Havaalanları Yer Hizmetleri Yönetmeliği (SHY-22) hükümlerine uygun olarak havaalanlarında 5 inci maddede belirtilen hizmet türlerinin tamamını veya bir kısmını kendileri için yapacak hava taşıyıcılarına her bir hizmet türü için verilecek çalışma belges
back course ters yayın Konvansiyonel aletli alçalma sistemlerinde, meteorolojik şartların pilotun görerek referans almasını engellemesi durumunda, ters yayın, localizeri takip eden uçağın piste direkt yaklaşabilmesi için sağ veya sol yönlü yatay yönlendirilmesine yardımcı olur. Ters yayın yaklaşması hassas ya da dikey yönde yardımcı olmayıp hassas olmayan yaklaşma olarak tanımlanır. Bu yaklaşmada uçağın alçalabileceği irtifa, ön yayın ya da hassas ILS yaklaşmasında alçalabileceği irtifadan daha yüksektir. Ön yayın ile ters yayın arasındaki fark, ters yayında localizer uçağın pozisyonuna ters olarak yayın yapar.
back course ters yayın Konvansiyonel aletli alçalma sistemlerinde, meteorolojik şartların pilotun görerek referans almasını engellemesi durumunda, ters yayın, localizeri takip eden uçağın piste direkt yaklaşabilmesi için sağ veya sol yönlü yatay yönlendirilmesine yardımcı olur. Ters yayın yaklaşması hassas ya da dikey yönde yardımcı olmayıp hassas olmayan yaklaşma olarak tanımlanır. Bu yaklaşmada uçağın alçalabileceği irtifa, ön yayın ya da hassas ILS yaklaşmasında alçalabileceği irtifadan daha yüksektir. Ön yayın ile ters yayın arasındaki fark, ters yayında localizer uçağın pozisyonuna ters olarak yayın yapar.
back lobe arka lob Bir antenin arkasına yayılan enerjinin lobu.
bagaj baggage (ICAO) Operatörün izniyle, uçakta taşınan ya da uçağa yüklenen yolcu ve mürettebatın kişisel eşyalarıdır. 2920 sayılı Kanunun 109`uncu maddesine göre düzenlenen bagaj kuponu karşılığında taşıyıcının sorumluluğuna devredilen tescil ettirilmiş eşyadır.
bagaj arabası cart Uçak ve terminal arasında bagaj, kargo ve posta naklinde kullanılan motorlu araçlarla çekilen taşıma aracıdır.
bagaj ayırma alanı (şutaltı) chute Bagajların ilgili uçaklara yüklenmek üzere tasnif edildiği alan.
bagaj depo alanı - Güvenlik kontrolünden geçen ve check-in`e verilen bagajın hava aracına taşınmak üzere bekletilmesi amacıyla depo edildiği; yanlış yönlendirilmiş bagajın, ilgili yere nakledilene kadar, yolcu ya da görevliler tarafından talep olunana ya da başka bir türlü elden çıkartılana kadar bekletilebileceği alan/alanlar.
bagaj kontrolü ve el tipi metal arama dedektörü operatörü - Sertifikalı havaalanı emniyet şube müdürlüğü personeli veya ilgili kurum/kuruluş sertifikalı özel güvenlik personeli.
baggage (ICAO) bagaj Operatörün izniyle, uçakta taşınan ya da uçağa yüklenen yolcu ve mürettebatın kişisel eşyalarıdır. 2920 sayılı Kanunun 109`uncu maddesine göre düzenlenen bagaj kuponu karşılığında taşıyıcının sorumluluğuna devredilen tescil ettirilmiş eşyadır.
baggage (ICAO) bagaj Operatörün izniyle, uçakta taşınan ya da uçağa yüklenen yolcu ve mürettebatın kişisel eşyalarıdır. 2920 sayılı Kanunun 109`uncu maddesine göre düzenlenen bagaj kuponu karşılığında taşıyıcının sorumluluğuna devredilen tescil ettirilmiş eşyadır.
bağımlı paralel yaklaşmalar dependent parallel approaches Birbirine komşu, uzatılmış pist merkez hatları üzerinde uçan uçaklar arasında radar ayırma minimalarının nasıl olacağının tarif edildiği paralel veya paralele yakın aletli pistlere yapılan eş zamanlı yaklaşmalar.
bağımsız paralel yaklaşmalar independent parallel approaches Birbirine komşu uzatılmış pist merkez hatları üzerinde uçan uçaklar arasında radar ayırma minimalarının nasıl olacağının tarif edilmediği paralel veya paralele yakın aletli pistlere eş zamanlı yapılan yaklaşmalar.
bakım maintenance Uçuş öncesi kontrol hariç olmak üzere, birlikte veya ayrı yapılmak üzere hava aracının muayenesi, revizyonu, parça değişimi, onarımı, arıza veya hasar giderimidir.
bakım çıkışı - Bakımı yapılan havaaracı veya kompenentinin bakım kuruluşu tarafından yeniden hizmete hazır hale getirilmesidir.
bakım kuruluşu maintenance organization SHY 145-01`e uygun olarak bakım yapmak üzere yetkilendirilmiş kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişilere ait işletmelerdir.
bakım kuruluşu el kitabı maintenance organization exposition EASA Part-145/ SHY-145 gereği, bakım Yetki sertifikası sahibinin sorumluluk ve faaliyetlerinin açıklandığı Otorite onaylı dokümandır.
balked landing zorunlu olarak vazgeçilen (balked) iniş Minumum karar irtifa/yüksekliği (OCA/H)’nin altındaki herhangi bir noktada beklenmedik bir şekilde vazgeçilen bir iniş manevrası.
balked landing zorunlu olarak vazgeçilen (balked) iniş Minumum karar irtifa/yüksekliği (OCA/H)’nin altındaki herhangi bir noktada beklenmedik bir şekilde vazgeçilen bir iniş manevrası.
band geçirgen filtre band pass filter Ayarlandığı frekans aralığındaki frekansların geçişine izin veren, aralığın dışındaki freakansların geçmesini engelleyen elektronik filtredir.
band genişliği bandwidth Radyo haberleşmesinde; belirli bir aralıktaki iletişim yapılabildiği en yüksek ve en düşük frekanslar arasındaki farkı ifade eder. Birimi Hertz`dir. Bilgisayar haberleşmesinde; bir iletişim ortamının taşıyabileceği bilgi miktarını ifade eder. Birimi bit/sn`dir.
band pass filter band geçirgen filtre Ayarlandığı frekans aralığındaki frekansların geçişine izin veren, aralığın dışındaki freakansların geçmesini engelleyen elektronik filtredir.
band pass filter band geçirgen filtre Ayarlandığı frekans aralığındaki frekansların geçişine izin veren, aralığın dışındaki freakansların geçmesini engelleyen elektronik filtredir.
bandwidth band genişliği Radyo haberleşmesinde; belirli bir aralıktaki iletişim yapılabildiği en yüksek ve en düşük frekanslar arasındaki farkı ifade eder. Birimi Hertz`dir. Bilgisayar haberleşmesinde; bir iletişim ortamının taşıyabileceği bilgi miktarını ifade eder. Birimi bit/sn`dir.
banket shoulder PAT sahalarında kaplama ile bitişiğindeki yüzey arasında geçiş sağlayacak şekilde hazırlanmış, kaplamanın kenarına bitişik bir alan.
banket bataklık toprağı Turba üzerine süzülmüş toprak tabakası, veya bataklik altında kalan bataklık bitkisi ile örtülü toprak zemin.
banket kapasitesi inbank capacity Bir su yatağinda banketleri aşmadan taşinan debi.
baret barette Belli bir mesafeden kısa bir ışık hattı gibi görülebilecek şekilde, yakın aralıklarla yan yana sıralanmış üç veya daha fazla havacılık yer ışığıdır.
barette baret Belli bir mesafeden kısa bir ışık hattı gibi görülebilecek şekilde, yakın aralıklarla yan yana sıralanmış üç veya daha fazla havacılık yer ışığıdır.
basalt bazalt Yerkabuğunun çatlaklarından dışarı çıkan erimiş lavların soğuyup katılaşmasıyla oluşan volkanık bir kayaç türüdür.
base course temel Temel altı tabakası ile kaplama tabakası arasına yerleştirilen ve granülometrisi ile diğer koşulları belli olan doğal kum, doğal çakıl veya kırmataş ile az miktarda bağlayıcı ince malzemeden oluşan tabakadır.
base course temel Temel altı tabakası ile kaplama tabakası arasına yerleştirilen ve granülometrisi ile diğer koşulları belli olan doğal kum, doğal çakıl veya kırmataş ile az miktarda bağlayıcı ince malzemeden oluşan tabakadır.
base rate temel oran İşe alınmadan önce seçici sınava giren insanların popülasyondaki yüzdesi.
base rate temel oran İşe alınmadan önce seçici sınava giren insanların popülasyondaki yüzdesi.
base turn esas dönüş İlk yaklaşma safhası boyunca uzaklaşma başı, (outbound track) sonu ile ara ya da son yaklaşma safhası arasında hava aracı tarafından pist doğrultusunu karşılamak amacıyla yapılan dönüş yöntemi.
base turn esas dönüş İlk yaklaşma safhası boyunca uzaklaşma başı, (outbound track) sonu ile ara ya da son yaklaşma safhası arasında hava aracı tarafından pist doğrultusunu karşılamak amacıyla yapılan dönüş yöntemi.
basılı haberleşme printed communication Tüm mesajların dağıtımlarının yapıldığı devre terminallerinde yer alan, devamlı ya da otomatik olarak basılı kayıt imkanı sağlayan haberleşme sistemi.
basınç irtifası pressure altitude Standart atmosferdeki basıncın karşılığı olan ve irtifa olarak belirtilen atmosfer basıncı.
basic encoding rules temel kodlama kuralları Temel kodlama kuralları bir tip (LTV) uzunlama değeri kodlama planı kullanır. Her bir tipin kodlaması doğru sıralamada daima üç bileşik içerir. Bir veya daha fazla tanımlayıcı olarak adlandırılan gösterim tipi, bir veya daha fazla uzunluk ve değer gösterir. Bu içerikler bazı tiplerin değeri olabilir ve TLV formatında kodlandırılır.
basic encoding rules temel kodlama kuralları Temel kodlama kuralları bir tip (LTV) uzunlama değeri kodlama planı kullanır. Her bir tipin kodlaması doğru sıralamada daima üç bileşik içerir. Bir veya daha fazla tanımlayıcı olarak adlandırılan gösterim tipi, bir veya daha fazla uzunluk ve değer gösterir. Bu içerikler bazı tiplerin değeri olabilir ve TLV formatında kodlandırılır.
basic training temel eğitim ATS ortamında konuyla ilgili temel bilgi ve yeteneklerin kazandırılması.
basic training temel eğitim ATS ortamında konuyla ilgili temel bilgi ve yeteneklerin kazandırılması.
Basit Yaklaşma Işıkları Simple Approach Lights Pist eşiğinden itibaren pist merkez hattı uzantısı üzerinde 420 metreden az olmayan bir ışık dizisinden oluşan sistemlerdir. Eşikten itibaren 300 metre mesafede 18 veya 30 metre uzunluğunda çapraz bar (cross-bar) oluşturulur. Tüm ışıklar yaklaşan bir uçağın görebileceği şekilde yerleştirilecektir. Merkez hattını oluşturan ışıklar uzunlamasına 30 metre veya 60 metre aralıklarla yerleştirilirler. Eşikten itibaren 60 metrelik kısımdaki armatürler gömülü tip olmalıdır.
başlangıç noktası datum Başka miktarların hesaplanmasına yönelik bir referans veya esas niteliğinde olabilecek herhangi bir miktar veya miktarlar seti.
bataklık toprağı bog soil Turba üzerine süzülmüş toprak tabakası, veya bataklik altında kalan bataklık bitkisi ile örtülü toprak zemin.
bathymetric batimetrik Suyun derinliği; derinlik ölçüm
batimetrik bathymetric Suyun derinliği; derinlik ölçüm
battery grup Aynı topluluk üzerinde standardize edilmiş testlerin bütünü. Birkaç testte alınan puanlar, karar almak için değerlendirmede kullanılır veya karşılaştırılır.
battery grup Aynı topluluk üzerinde standardize edilmiş testlerin bütünü. Birkaç testte alınan puanlar, karar almak için değerlendirmede kullanılır veya karşılaştırılır.
baud baud Veri haberleşmelerinde saniyede gönderilen sembol sayısıdır. 1 Baud=1 Sembol/Sn
baud baud Veri haberleşmelerinde saniyede gönderilen sembol sayısıdır. 1 Baud=1 Sembol/Sn
bazalt basalt Yerkabuğunun çatlaklarından dışarı çıkan erımış lavların soğuyup katılaşmasıyla oluşan volkanık bir kayaç türüdür.
beam width hüzme genişliği Bir antenin ana radyo dalgasının yarım güç noktalarında belirlenen açı genişlemesi.
beam width hüzme genişliği Bir antenin ana radyo dalgasının yarım güç noktalarında belirlenen açı genişlemesi.
bearing yön Pusulada yön.
bearing yön Pusulada yön.
bearing capacity taşıma gücü Bir yapının birim alana yapacağı maksimum basıncının, o yapının fonksiyonunu veya yapısal bütünlüğünü bozmayacak maksimum değeridir.
bearing capacity taşıma gücü Bir yapının birim alana yapacağı maksimum basıncının, o yapının fonksiyonunu veya yapısal bütünlüğünü bozmayacak maksimum değeridir.
behaviour anchored rating scales harekete dayalı değerlendirme ölçekleri Özel yönleri temsil eden küme içinde, hareketli yönlere odaklanma performansı ölçümünde kullanılır.
behaviour anchored rating scales harekete dayalı değerlendirme ölçekleri Özel yönleri temsil eden küme içinde, hareketli yönlere odaklanma performansı ölçümünde kullanılır.
bekleme fiksi holding fix Uçağın bekleme yaparken pozisyonunu belirleyip sürdürmek için referans olarak kullandığı, pilota seyrüsefer yardımcıları ya da yerde görsel bir referansla tanımlanabilinen belirli bir noktadır.
bekleme noktası standby point Acil durumun çeşidine göre kurtarma ve yangınla mücadele ekiplerinin daha etkin olabilmeleri için hazır bulundukları bölgelerdir.
bekleme noktası (uçak için) holding point Pisti ihlal etmeden kalkış için taksi yapan uçağın bekleyebileceği tanımlanmış bir saha.
bekleme usulü holding procedure Bir uçağın sonraki ATC müsaadesini beklerken, belirlenmiş bir hava sahasında tutulması için önceden belirlenmiş manevra.
bekleme yeri holding bay Uçakların verimli yüzey hareketini kolaylaştırmak üzere uçakların bekletilebileceği, veya yanından geçebileceği, işaretlenmiş bir alan.
beklenmedik olay planı contingency plan Havaalanında, operasyon veya özel harekâtı gerektiren acil durumlarda, güvenlik güçlerinin ve görev verilen ilgili diğer birimlerin kullanılmasını düzenleyen ve çeşitli davranışları ihtiva eden plan.
belirlenmiş RNAV rotası designated RNAV route Bir VOR/DME seyrüsefer cihazı kapsamındaki geçerli düşük ve yüksek irtifa değerlerini temel alan saha seyrüsefer rotası.
belirsizlik safhası uncertainty phase Bir hava aracı ve içindekilerin güvenliği konusunda belirsizliğin mevcut olduğu durum.
bentonit bentonite Bentonit, aluminyum ve magnezyumca zengin volkanik kül, tüf ve lavların kimyasal ayrışması ile veya bozulmasıyla oluşmuş çok küçük kristallere sahip kil minerallerinden (başlıca montmorillonit) oluşan ve ağırlıklı olarak kolloidal silis yapıda, yumuşak, gözenekli ve kolayca şekil verilebilir açık bir kayadır.
bentonite bentonit Bentonit, aluminyum ve magnezyumca zengin volkanik kül, tüf ve lavların kimyasal ayrışması ile veya bozulmasıyla oluşmuş çok küçük kristallere sahip kil minerallerinden (başlıca montmorillonit) oluşan ve ağırlıklı olarak kolloidal silis yapıda, yumuşak, gözenekli ve kolayca şekil verilebilir açık bir kayadır.
bentonite bentonit Bentonit, aluminyum ve magnezyumca zengin volkanik kül, tüf ve lavların kimyasal ayrışması ile veya bozulmasıyla oluşmuş çok küçük kristallere sahip kil minerallerinden (başlıca montmorillonit) oluşan ve ağırlıklı olarak kolloidal silis yapıda, yumuşak, gözenekli ve kolayca şekil verilebilir açık bir kayadır.
beton concrete Kum, çakıl ya da kırmataş, çimento, su ve gerektiğinde katkı maddeleri kullanılarak elde edilen yapı malzemesi.
beton basınç dayanımı concrete compressive strenght Betonun basınç mukavemeti standart kür koşullarında saklanmış (20 °C ±2°C kirece doygun su içerisinde), 28 günlük silindir (15 cm çap, 30 cm yükseklik) veya küp (15 cm kenarlı) numuneler üzerinde ölçülür.
beton dizaynı concrete design Döküm yapılacak beton ile ilgili tüm tasarımlar.
beton karışım oranı cocnrete mix ratio 1 m3 yerine yerleştirilmiş beton içerisine girecek olan malzemelerin kg cinsinden miktarları.
beton karma suyu concrete mixing water Kuru haldeki çimento ve agregayı plastik, işlenebilir bir kütle haline getirmeye yarayan sıvıdır. Çimento ile kimyasal reaksiyon yaparak plastik kütlenin sertleşmesini sağlar.
beton kürü curing of concrete Beton yerleştirildikten sonra veya beton ürünlerinin imalatından sonra oluşabilecek su kaybını engellemek ve hidratasyon reaksiyonlarının uygun şekilde ve zamanında gerçekleşmesini sağlamak için yapılan işlerdir.
beton suyunun yüzeye çıkması (kusma) bleeding Döşeme betonu dökülünce, üst yüzeyindeki su buharlaşmaya başlar. Betonu terk ederek havaya karışır, bu suyun yerine betonun bünyesindeki suyun, yukarı, üst yüze doğru çıkması (kusulan su).
beyan edilen mesafeler -heliportlar declared distances - heliports a) Mevcut kalkış mesafesi (TODAH). Son yaklaşma ve kalkış koşusu uzunluğu, artı kalkışı tamamlamaları için helikopterler için mevcut ve elverişli beyan edilen helikopter aşma sahasının (varsa) uzunluğu. b) Reddedilmiş mevcut kalkış mesafesi (RTODAH). Reddedilmiş bir kalkışı tamamlamaları için performans sınıfı 1’de işletilen helikopterler için mevcut ve elverişli beyan edilen son yaklaşma ve kalkış alanının uzunluğu. c) Mevcut iniş mesafesi (LDAH). Son yaklaşma ve kalkış alanının uzunluğu, artı iniş manevrasını belirli bir yükseklikten tamamlayabilmeleri için helikopterler için mevcut ve elverişli beyan edilen herhangi bir ek alan.
bileşik / karma ayırma composite separation Uçakları, bileşik yol sistemi ile uygulanan ayırma minimalarını (yatay/dikey) azaltarak ayırma yöntemi.
bilgi görüntüleme sistemi data display system İşlenmiş verinin gösterimine olanak sağlayan elektronik ve/ veya elektromekanik sistem.
bilgi yönetimi information management Güncelleştirilmiş bilginin ilgili birimlere zamanında dağıtılmasıdır.
bilgisayar esaslı eğitim computer based training Bilgisayar çalışma ortamında interaktif yöntemlerle (interaktif cevaplama, konu anlatımı gibi) öğrenciye özgür bireysel çalışma ritmini kullandırarak bilgi ve yetenek kazandırılması.
bilinen sevkiyatçı (gönderici posta için) known consignor (POST) Postanın, hava yolu ile nakliyesini kendi hesabına yaptırmak isteyen, söz konusu postanın göndericisidir. Yetkili bir posta kurumu / idaresi ile çalışır.
bilinen sevkiyatçı (gönderici) kargo için known consignor (CARGO) Malzemenin, hava yolu ile nakliyesini kendi hesabına yaptırmak isteyen, söz konusu malzemenin göndericisidir. Yetkili bir acente ile ya da uygun kriterlere sahip bir hava taşıyıcısı ile çalışır.
binary phase shift keying ikili faz değiştirme anahtarı Bu teknikle 0’dan 1’e yada 1’den 0’a dijital kod değişimlerinde, taşıyıcı faz değiştirilir.
binary phase shift keying ikili faz değiştirme anahtarı Bu teknikle 0’dan 1’e yada 1’den 0’a dijital kod değişimlerinde, taşıyıcı faz değiştirilir.
binder binder Asfaltın bağlayıcı tabakası.
binder binder Asfaltın bağlayıcı tabakası.
birim ağırlık deneyi unit weight test Hacmi bilinen birim ağırlık kapları ve tartı ile yapılan deneydir.
birim yükleme araçları (uldler) unit load devices (ulds) Bir uçağın sınırlama (emniyet) sistemiyle doğrudan arabirim görevi gören ve IATA ULD Teknik Kurulu tarafından görevi gören ve IATA ULD Teknik Kurulu tarafından tescillenmiş araçlar.
birincil gözetim radarı primary surveillance radar (PSR) Bir vericiden yayılan EM dalgaların, nesneye çarpıp geri dönmesi, bu süreç için gereken zamandan yola çıkılarak nesnenin mesafesi ve antenin o andaki konumu ile nesnenin yönünün hesaplandığı bir radar sistemidir.
birincil plot bilgisi primary plot Bir uçağın radardaki pozisyonun belirlenmesi.
birleşik combined Genelde radar görüntü ve izleri için kullanılır. Birincil ve ikincil gözetim radar verilerinden yararlanılan bir radar mesajıdır.
birleşik plot combined plot Birincil ve ikincil gözetim radar bilgilerinin bir radar görüntüsü üzerinde birleştirilmesidir.
birleşik VOR ve TACAN combined VOR and TACAN VOR ve TACAN seyrüsefer yardımcı cihazlarının birlikte bulunduğu bir seyrüsefer yardımcı istasyonudur.
birleştirilmiş/konsolide kargo ---- Farklı kişiler tarafından, tarifeli bir hava taşıyıcısının dışında başka bir kişiyle hava yolu ile taşınması için anlaşma yapılmış; tek bir pakette birleştirilmiş, birden çok ve farklı gönderiden oluşan kargo.
bit bit İkili düzende her bir rakama (0 veya 1) BIT denir.
bit bit İkili düzende her bir rakama (0 veya 1) BIT denir.
bit error rate bit hata oranı Bir örnekteki bit hatalarının sayısı, örnekteki bit`lerin toplam sayısına bölünür ve genellikle birçok örnek için ortalamadır.
bit hata oranı bit error rate Bir örnekteki bit hatalarının sayısı, örnekteki bit`lerin toplam sayısına bölünür ve genellikle birçok örnek için ortalamadır.
bitumen bitüm Keskin bir koku, alev ve koyu duman çıkararak yanan, karbon ve hidrojen bakımıdan çok zengin doğal yakıt maddelerinin genel adı.
bitüm bitumen Keskin bir koku, alev ve koyu duman çıkararak yanan, karbon ve hidrojen bakımından çok zengin doğal yakıt maddelerinin genel adı.
bleeding beton suyunun yüzeye çıkması (kusma) Döşeme betonu dökülünce, üst yüzeyindeki su buharlaşmaya başlar. Betonu terk ederek havaya karışır, bu suyun yerine betonun bünyesindeki suyun, yukarı, üst yüze doğru çıkması (kusulan su).
bleeding beton suyunun yüzeye çıkması (kusma) Döşeme betonu dökülünce, üst yüzeyindeki su buharlaşmaya başlar. Betonu terk ederek havaya karışır, bu suyun yerine betonun bünyesindeki suyun, yukarı, üst yüze doğru çıkması (kusulan su).
blind spot kör nokta Radyo yayınlarının alınamadığı ya da radar menziline girmeyen saha, kontrol kulesince havaalanının görülemeyen bölümleri .
blind spot kör nokta Radyo yayınlarının alınamadığı ya da radar menziline girmeyen saha, kontrol kulesince havaalanının görülemeyen bölümleri .
blind transmission karşılıksız (tek yönlü) gönderi İki yönlü iletişimin kurulamadığı ancak radyo ile aranan istasyonun yayını alabileceğine inanılan durumlarda tek taraflı gönderme.
blind transmission karşılıksız (tek yönlü) gönderi İki yönlü iletişimin kurulamadığı ancak radyo ile aranan istasyonun yayını alabileceğine inanılan durumlarda tek taraflı gönderme.
blocked engellenmiş Radyo yayınlarının bozulduğu ya da engellendiği durumlarda kullanılan terim.
blocked engellenmiş Radyo yayınlarının bozulduğu ya da engellendiği durumlarda kullanılan terim.
board of experts Uzmanlar Kurulu Eğitim, Araştırma ve Denetleme Uzmanları Kurulu.
board of experts Uzmanlar Kurulu Eğitim, Araştırma ve Denetleme Uzmanları Kurulu.
bog soil bataklık toprağı Turba üzerine süzülmüş toprak tabakası, veya bataklik altında kalan bataklık bitkisi ile örtülü toprak zemin.
bomb alert bomba alarmı Yetkili makamlar tarafından bomba tehdidine karşı uygulanmak üzere, acil durum planının harekete geçirilmesi için verilen alarm durumu ile hava aracında veya herhangi bir sivil havacılık tesisinde, şüpheli bir cismin bulunması üzerine ilan edilen durum.
bomb threat bomba tehdidi Herhangi bir şekilde öğrenilen, yerdeki veya uçuş halindeki hava aracını veya hava meydanını, sivil havacılık tesisini, ya da şahsi bir alanı, patlatma sonucu tehlikeli bir duruma sokacak bir patlayıcı, başka bir madde veya aletle ilgili, doğru veya yanlış bir bilgi.
bomba alarmı bomb alert Yetkili makamlar tarafından bomba tehdidine karşı uygulanmak üzere, acil durum planının harekete geçirilmesi için verilen alarm durumu ile hava aracında veya herhangi bir sivil havacılık tesisinde, şüpheli bir cismin bulunması üzerine ilan edilen durum.
bomba tehdidi bomb threat Herhangi bir şekilde öğrenilen, yerdeki veya uçuş halindeki hava aracını veya hava meydanını, sivil havacılık tesisini, ya da şahsi bir alanı, patlatma sonucu tehlikeli bir duruma sokacak bir patlayıcı, başka bir madde veya aletle ilgili, doğru veya yanlış bir bilgi.
bonding topraklama Yakıt akışı sırasında tehlike yaratabilecek statik elektriği dengeleme için yapılan işlem.
bonding topraklama Yakıt akışı sırasında tehlike yaratabilecek statik elektriği dengeleme için yapılan işlem.
bore sight görüş açısı Bir antenden yayınlanan elektromanyetik dalganın kapsama alanı.
bore sight görüş açısı Bir antenden yayınlanan elektromanyetik dalganın kapsama alanı.
boş uçuş ferry flight Bir uçağın yolcu ve yük taşımaksızın uçurulması.
boşluk oranı void ratio Belirli bir gözenekli ortam örneğindeki boşluk hacminin katı parçacık hacmine oranı.
boşluk suyu pore water Kaya çatlakları arasında bulunan su.
bottom-up approach alt-üst yaklaşma Tek bir bileşim nedeniyle başlayan yada her bir tekrarında artarak devam eden bir problem yada fırsat için hazırlanan özel bilimsel yaklaşma.
bottom-up process alt-üst işlemi Dış işaret ve komutlarla aktivite kontrolü yapmak. Ayrıca gelen bilgiyle ilk olarak ortaya çıkan hareketin tanımlanması için kullanılır.
boundary sınır Sistemleri birbirinden ayırmak için kullanılan sınırlandırma çizgisi.
boundary sınır Sistemleri birbirinden ayırmak için kullanılan sınırlandırma çizgisi.
boundary intermediate system sınır ara sistemi Ara sistem, iki ayrı rota ya da idari kavramlar arasında bilgi iletilebilmesidir.
boundary intermediate system sınır ara sistemi Ara sistem, iki ayrı rota ya da idari kavramlar arasında bilgi iletilebilmesidir.
bölgesel hava taşımacılığı regional air transportation Koltuk kapasitesi en az yirmi (20) en fazla doksan dokuz (99) olan uçaklar ile iç veya dış hatlarda yapılan ticari hava taşımacılığıdır.
breaking action (Good, Fair PoorNil) frenleme (İyi, Orta, Zayıf, Hiç) Pilota havaalanı hareket sahası üstündeki frenleme derecesini, koşullarını belirten rapor
breaking action (Good, Fair,PoorNil) frenleme (İyi, Orta, Zayıf, Hiç) Pilota havaalanı hareket sahası üstündeki frenleme derecesini, koşullarını belirten rapor.
broadcast yayın Mode S sistemi aracılığıyla, ilgili mesajların kapsama alanı içindeki tüm uçaklara gönderilmesine izin verir.
broadcast subnetwork yayın alt ağı Yayın alt ağları, küçük bir coğrafi alan içinde IS ve ES’leri yüksek bilgi ortamlarıyla birbirine bağlamak için kullanılır.
broadcast subnetwork yayın alt ağı Yayın alt ağları, küçük bir coğrafi alan içinde IS ve ES’leri yüksek bilgi ortamlarıyla birbirine bağlamak için kullanılır.
buffer zone tampon bölge Bir bölgenin etrafındaki hava sahasının tahmin edilemeyen bir güvenlik ağıyla korunması.
buffer zone tampon bölge Bir bölgenin etrafındaki hava sahasının tahmin edilemeyen bir güvenlik ağıyla korunması.
Build-Operate-Transfer (BOT) Yap-İşlet-Devret Yap-İşlet-Devret Modeli, bir kamu hizmeti veya faaliyeti işinin sabit bir fiyat üzerinden, tüm giderleri özel teşebbüs tarafından karşılanarak, yatırım yapılan ülkenin üretilen mal ya da hizmetleri satın alma garantisi altında projelendirilmesi, finanse edilmesi, inşa edilmesi, korunması bakımı ve karının gerçekleştirilmesinden sonra tesisin ve yönetiminin bedelsiz olarak ilgili kamu kurum ve kuruluşlarına devir ve teslimini sağlayan modeldir.
Build-Operate-Transfer (BOT) Yap-İşlet-Devret Yap-İşlet-Devret Modeli, bir kamu hizmeti veya faaliyeti işinin sabit bir fiyat üzerinden, tüm giderleri özel teşebbüs tarafından karşılanarak, yatırım yapılan ülkenin üretilen mal ya da hizmetleri satın alma garantisi altında projelendirilmesi, finanse edilmesi, inşa edilmesi, korunması bakımı ve karının gerçekleştirilmesinden sonra tesisin ve yönetiminin bedelsiz olarak ilgili kamu kurum ve kuruluşlarına devir ve teslimini sağlayan modeldir.
built in test equipment dahili test ekipmanı Sürekli temel üzerinde izleme yapabilmek için doğru operasyonu sağlayan elektronik ekipmandaki içsel kontrol birimleri. Birçok kontrol, bir hata durumunda görsel alarm veren GO- NO GO testleridir.
bulk modulus hacim modülü Basınç yüklemesine maruz kalan bir malzemenin hacmindeki azalmayı tarif eden elastik bir özelliktir.
bulk modulus hacim modülü Basınç yüklemesine maruz kalan bir malzemenin hacmindeki azalmayı tarif eden elastik bir özelliktir.
bulut tavanı ceiling 20000 feet`in [6000 m] altında ve gökyüzünün yarısından fazlasını kaplayan bulutların en alt tabakasının tabanının yeryüzü ve su yüzeyi üzerinden yüksekliği.
Business Plan iş planı Görev, hedefler ve konuları belirlemek için ya da belirli zaman periyotları içinde tamamlanmak üzere hazırlanan bir organizasyon için belirlenen bir doküman ya da doküman serileridir.
Business Plan iş planı Görev, hedefler ve konuları belirlemek için ya da belirli zaman periyotları içinde tamamlanmak üzere hazırlanan bir organizasyon için belirlenen bir doküman ya da doküman serileridir.
buzlanma icing Herhangi bir yerde hava sıcaklığının 0 derecenin altına düşmesi sonucu, değişik yüzeylerde bulunan suyun donarak tabaka ya da tabakalar oluşturulması.
buzlanma çözme de-icing Uçakların yüzeylerinde oluşan buzun ve karın temizlenmesi işlemi.
buzlanma çözme/buz önleme alanı de-icing/anti-icing pad Buz giderici/buz önleyici işlemden geçmek üzere bir uçağın park etmesine yönelik düzenlenmiş bir iç alan ve iki veya daha fazla mobil buz giderci/ önleyici ekipmanın manevralarına yönelik düzenlenmiş bir dış alanı kapsayan bir alan.
buzlanmayı önleme anti-icing Uçakların yüzeylerinde buz ve kar oluşmasını engelleme işlemi.
bütünlük (havacılık verileri) integrity (aeronautical data) Bir havacılık bilgisinin ve onun değerinin, oluşumundan veya resmi olarak değiştirilmesinden bu yana kaybolmadığına veya değiştirilmediğine ilişkin bir güvence derecesi.
büzülme shrinkage (contraction) Deney numunesinin herhangi bir doğrultudaki boyutunda, hızlandırılmış belirli kuruma şartları altında, ağrlıkça doygun halden dengeli ağırlık ve boyut durumuna geçişinde kuruma nedeniyle oluşan değişim.
büzülme limiti shrinkage limit Daha fazla su kaybının zeminin hacminde bir azalmaya neden olmadığı koşuldaki su içeriğidir. Yüzde olarak ifade edilir.
bypass sistemi bypass system BHS de taşınan bagajların %100 bagaj tarama sisteminde normalde uğraması gereken cihazlara uğramak yerine aynı seviyede veya farklı seviyede diğer cihazlara yönlendirilmesini sağlayan işlem prosedürü.
bypass system bypass sistemi BHS de taşınan bagajların %100 bagaj tarama sisteminde normalde uğraması gereken cihazlara uğramak yerine aynı seviyede veya farklı seviyede diğer cihazlara yönlendirilmesini sağlayan işlem prosedürü.
byte byte Bir anlam ifade eden en küçük sayısal veri kümesidir. Bir byte 8 bit`ten oluşur.
byte byte Bir anlam ifade eden en küçük sayısal veri kümesidir. Bir byte 8 bit`ten oluşur.