foreign air carrier |
yabancı hava taşıyıcısı |
Herhangi bir yabancı devlet otoritesinden işletme ruhsatı almış bulunan işletmeciler. |
foreign object damage (FOD) |
yabancı madde hasarı |
Havaalanı veya havayolu personeli ile uçakların zarar görebileceği, uçağa veya yakın çevresine ait olmayan nesnedir. |
precipitation |
yağış |
Atmosferden yeryüzüne düşen sulu bütün yağışları (yağmur, dolu, kar ) ifade eder. |
convergence and ımplementation programme (CIP) |
yakınsama ve uygulama programı |
Ulusal ve çok uluslu bütünleşme planlarının ilerleyişini izleme ve koordine etmek için kullanılan Avrupa Hava Trafik Kontrolü Uyumluluğu ve Bütünleşme Programı organizasyonudur. |
convergence and implementation programme (CIP) |
yakınsama ve uygulama programı |
Ulusal ve çok uluslu bütünleşme planlarının ilerleyişini izleme ve koordine etmek için kullanılan Avrupa Hava Trafik Kontrolü Uyumluluğu ve Bütünleşme Programı organizasyonudur.
|
fuel hydrant |
yakıt hidrantı |
Uçağa hızlı ve yüksek miktarda yakıt ikmal edebilmek üzere kurulmuş yer altı yakıt boru sistemi. |
approach control (APP) |
yaklaşma kontrol |
Bir veya daha fazla havaalanını kapsayan bir saha içerisinde iniş, kalkış trafiklerine hizmet veren, trafiklerin son yaklaşmaya kadar gerekli ayırmalarından sorumlu olan birim. |
approach control (APP) |
yaklaşma kontrol |
Bir veya daha fazla havaalanını kapsayan bir saha içerisinde iniş, kalkış trafiklerine hizmet veren, trafiklerin son yaklaşmaya kadar gerekli ayırmalarından sorumlu olan birim.
|
approach control service |
yaklaşma kontrol hizmeti |
İniş/kalkış yapan kontrollü trafiklere sağlanan hava trafik kontrol hizmetidir. |
approach control office |
yaklaşma kontrol ofisi |
Havaalanına iniş yapan kontrollü uçuşlara hava trafik kontrol hizmeti sağlamak için tesis edilmiş ünite. |
cleared approach |
yaklaşma müsaadesi |
Bir pilotun aletli bir yaklaşma uygulaması için ATC tarafından müsaadelendirilmesi. Gerekli olduğunda yaklaşma müsaadesi içinde, bir müsaade ve diğer ilgili bilgilerin olduğu aletli yaklaşma çeşidi sağlanır. |
terminal approach radar (TAR) |
yaklaşma radarı |
Yaklaşma sahası için kullanılan gözlem radarı 60 NM (110 km) ile sınırlı bir menzile sahiptir. |
approach and landing accident reduction |
Yaklaşma sahası için kullanılan azaltılması |
FAA üyesi CAST [Commercial Aviation Safety Team] tarafından belirlenen, etkili uçuş kabin eğitimi yoluyla emniyet kazanımları için yapılan yüksek potansiyelli bir kaza analiz girişimdir. |
dummy joint |
yalancı derz |
Yalancı derz öngörülen noktalarda sonradan kesilen derzdir. Yalancı derz için gerekli derinlik ve genişlik; inşaat derzlerinde geçerli olan ölçülerle aynı şartlardadır. |
crosswind |
yan rüzgar |
Bir uçağın takip ettiği rotaya ya da kullanılan piste paralel olmayan 90 derecelik dik rotada esen rüzgar yönü. |
crosswind component |
yan rüzgar bileşeni |
Piste 90 derece dik açıyla esen rüzgar bileşeni. |
Airport Fire Fighting Category |
Yangınla Mücadele Kategorisi |
Havaalanları ve yakın çevresinde meydana gelebilecek uçak kaza kırım ve yangınlara gerekli müdahaleleri yapmak üzere temini gereken ve yıl içerisinde havaalanını kullanan veya kullanması planlanan en büyük uçakların tam boy uzunlukları ve gövde genişlikleri ile sefer sayıları baz alınarak, kurtarma ve yangın söndürme araç, malzeme ve ekipmanlar ile bunları kullanacak eğitimli personel yönünden hangi seviyede uçuş ve yangın güveliğinin sağlanacağını gösteren koruma derecesidir. |
mishandled |
yanlış yönlendirilmiş bagaj |
Kasıtsız olarak ve istenmeyen nedenlerle yolcu veya kabin ekibinden ayrılan veya yolcunun gittiği yerden başka bir yere gönderilen bagajdır. |
Build-Operate-Transfer (BOT) |
Yap-İşlet-Devret |
Yap-İşlet-Devret Modeli, bir kamu hizmeti veya faaliyeti işinin sabit bir fiyat üzerinden, tüm giderleri özel teşebbüs tarafından karşılanarak, yatırım yapılan ülkenin üretilen mal ya da hizmetleri satın alma garantisi altında projelendirilmesi, finanse edilmesi, inşa edilmesi, korunması bakımı ve karının gerçekleştirilmesinden sonra tesisin ve yönetiminin bedelsiz olarak ilgili kamu kurum ve kuruluşlarına devir ve teslimini sağlayan modeldir.
|
Build-Operate-Transfer (BOT) |
Yap-İşlet-Devret |
Yap-İşlet-Devret Modeli, bir kamu hizmeti veya faaliyeti işinin sabit bir fiyat üzerinden, tüm giderleri özel teşebbüs tarafından karşılanarak, yatırım yapılan ülkenin üretilen mal ya da hizmetleri satın alma garantisi altında projelendirilmesi, finanse edilmesi, inşa edilmesi, korunması bakımı ve karının gerçekleştirilmesinden sonra tesisin ve yönetiminin bedelsiz olarak ilgili kamu kurum ve kuruluşlarına devir ve teslimini sağlayan modeldir. |
relief flight |
yardım uçuşu |
Yiyecek, tıbbi malzeme gibi konularda veya acil bir durum halinde insani amaçlara yönelik yapılan bölgesel veya uluslararası yapılan uçuşları kapsar. |
prohibited area |
yasak saha |
Bir devletin toprakları veya kara suları içerisinde olan ve uçuş yapılması yasaklanmış, hudutları belirli hava sahasına denir. |
fresh concrete |
yaş beton |
Beton agregaları, çimento, su ve katkı maddeleri karıştırıldıktan sonra döküme hazır hale getirilmiş taze beton. |
wet unit weight |
yaş birim ağırlık |
Agrega yaklaşık 15 saat suda bekletilip, daneler içindeki boşluklar tamamen suyla dolduktan sonra belli bir sıcaklıkta ve birim hacimdeki agreganın havadaki ağırlığının, aynı sıcaklık ve hacimdeki havası alınmış saf suyun havadaki ağırlığına oranıdır. |
lateral separation |
yatay ayırma |
Farklı rotalar veya farklı coğrafi bölgelerde uçan aynı irtifadaki uçaklar arasındaki yatay mesafe. |
broadcast |
yayın |
Mode S sistemi aracılığıyla, ilgili mesajların kapsama alanı içindeki tüm uçaklara gönderilmesine izin verir. |
broadcast subnetwork |
yayın alt ağı |
Yayın alt ağları, küçük bir coğrafi alan içinde IS ve ES’leri yüksek bilgi ortamlarıyla birbirine bağlamak için kullanılır. |
broadcast subnetwork |
yayın alt ağı |
Yayın alt ağları, küçük bir coğrafi alan içinde IS ve ES’leri yüksek bilgi ortamlarıyla birbirine bağlamak için kullanılır. |
jamming |
yayının bozulması |
Uçağın radar üzerine görünümünü veya radyo haberleşme/ seyrüseferinde yayılımı/ kabulunü bozan elektronik veya mekanik parazit. |
yıl |
year |
Bir takvim yılıdır. |
take-off alternate |
yedek kalkış havaalanı |
Bir hava aracının, kalkıştan az sonra gerekebilecek ve kalktığı (ayrıldığı) havaalanını kullanamayacak olması durumda inebileceği yedek havaalanı. |
alternate aerodrome |
yedek meydan |
Bir hava aracının uçuş planında belirttiği gidiş havaalanına gidemediği veya inişine izin verilmediği durumlarda iniş için kullanacağı ikinci bir havaalanıdır. |
enroute alternate |
yedek yol boyu havaalanı |
Yol boyunda uçarken olağandışı ya da olağanüstü (emercensi) bir durum geçirdikten sonra bir hava aracının inebileceği yedek havaalanı. |
stand by |
yedekte bulunma |
Bir hata durumunda temel görevleri üzerine alan yedek statü tanımıdır. |
refresher training |
yenileme eğitimi |
Operasyona yönelik geçmiş ve güncel bilgilerin yenilenmesi . |
locator |
yer belirleyici |
Son yaklaşmada bir yardımcı olarak kullanılan bir LM/MF NDB. |
ground visibility |
yer görüşü |
Bir havaalanında yetkilendirilen rasatçı ya da otomatik sistem tarafından ölçümü yapılarak bildirilen mesafeye denir. |
ground power unit |
yer güç ünitesi (jenaratör) |
Dışarıdan sağlanan harici elektrik kaynağı. |
surface movement radar (SMR) |
yer hareket radarı |
Havaalanı içerisinde hava taşıtı ve diğer tüm taşıtları içeren hareketli cisimleri belirleyen ve bunları kontrol kulesindeki radar gösterge ekranına aktaran radar cihazıdır. |
ground operation manual |
yer hizmetleri el kitabı |
Yer işletme operasyonuna yönelik ulusal ve uluslararası kurallar ile Şirket standartlarının bir araya getirildiği, OM-PART A`nın bir parçası olan operasyon el kitabıdır. |
ground handling company |
yer hizmetleri kuruluşu |
Havaalanları Yer Hizmetleri Yönetmeliği (SHY-22) hükümlerine uygun olarak havaalanlarında yer hizmetleri yapmak üzere çalışma ruhsatı alan özel hukuk tüzel kişiliği statüsündeki kuruluşlar. |
aircraft marshalling |
yer kılavuzluğu/marshalling |
PAT sahalarında uçağı yanaştırma, yer kılavuzluğu hizmeti. |
ground controlled approach |
yer kontrollü yaklaşma |
Daha çok askeri amaçlı kullanılan yerden radar yardımıyla bir uçağın yaklaşma ve inişini yapmasına yardımcı olan sistem. |
ground radar |
yer radarı |
Sisli havalarda kullanılan, havaalanına yerden görüş imkanı sağlayan radar sistemi. |
surface level heliport |
yer seviyesi heliportu |
Yer ya da deniz, göl gibi su üzerine yerleştirilen heliportudur. |
ground data link processor |
yer veri hattı işlemcisi |
Yer-hava arasında bilgi iletişiminin hatlar aracılığıyla sağlanması. |
groundwater |
yeraltı suyu |
Yüzeyaltı suyu. |
groundwater basin |
yeraltı suyu havzası |
Büyük tek bir akiferi veya birbiriyle bağlanmış ve karşılıklı ilişki içinde bulunan, suları ortak bir tahliyeye akan ve bir yeraltı suyu ayrım çizgisi ile sınırlanan çeşitli akiferleri içeren fizyografik birim. |
groundwater level |
yeraltı suyu seviyesi |
Bir akifer su tablasının veya piyezometrik yüzeyinin belirli bir yer ve zamandaki kotu. |
local authority |
yerel otorite |
Havaalanlarında güvenlik tedbir ve tertiplerinin geliştirilmesi ve uygulanmasından sorumlu olan Mülki İdare Amiri’ni (MİA). |
local traffic |
yerel/mahalli trafik |
Havaalanı trafik paterninde, kulenin görüş alanı içinde, yerel çalışma sahalarından gelen veya bu sahalara giden, havaalanında aletli yaklaşma çalışması yapan uçakların tümü. |
local air carrier |
yerli hava taşıyıcısı |
2920 sayılı Türk Sivil Havacılık Kanunu ve bu kanuna ilişkin olarak çıkarılan yönetmeliklerde istenen şartları sağlayarak Ulaştırma Bakanlığı’ndan İşletme Ruhsatı almış bulunan işletmeciler. |
skill/ability |
yetenek |
Bir iş için gerekli niteliklerin bulunması. |
ability tests |
yetenek testleri |
Bilgisayar aracılığı ile veya yazılı olarak farklı konulardaki yeteneklerin sınanması. (Örnek, hafıza, dikkat, sezgi, üç boyutlu düşünebilme kabiliyetleri). |
competence |
yeterlilik |
Personel veya personel grupları arasında ortaya çıkan bilgi, yetenek ve yapabilirlik durumudur. |
efficiency measurement |
yeterlilik ölçülendirmesi |
Girdi-çıktı oranlarını sonuçlandıran ölçülendirme ünitesi. |
year |
yıl |
Bir takvim yılıdır. |
annual |
yıllık |
Yıllık |
annual training program |
yıllık eğitim programı |
Havacılık kuruluşlarının yıl içerisinde personele verecekleri eğitimleri, eğitim tarihlerini, vb. hususları içeren onaylanmış program. |
en-route |
yol aşaması |
Kalkış noktası ile bitiş aşamasına kadar seyrüsefer operasyonunun bir safhası. |
en-route airspace |
yol aşaması hava sahası |
Tırmanma, düz uçuş veya alçalma aşamasındaki uçuşlara hava trafik hizmetinin sağlandığı terminal sahaları dışında tanımlanmış hava sahası. |
off course |
yol dışı |
Uçağın rapor ettiği pozisyonun veya radarda görüldüğü noktanın, hava trafik kontrol ünitesinin uçağı serbest kıldığı yol dışında olması durumunu ifade eder. |
off-route vector |
yol dışına vektör |
Uçağın manialardan korunması sağlanarak, hava trafik kontrol ünitesi tarafından önceden serbest kılındığı yol dışına vektör edilmesini ifade eder. |
route segment |
yol dilimi |
Uçuş planındaki arka arkaya gelen iki belirli nokta ile belirlenmiş uçulacak yolun bir bölümü. |
marshaller |
yol gösterici |
Uçakların park etmesi esnasında, özel işaretlerle anlaşma yöntemiyle pilotu yönlendiren görevli. |
on- course |
yol hattı üzerinde |
Uçağın tam olarak yol merkez hattı üzerinde olduğunu ifade eder. Radar yaklaşması yapan pilot için son yaklaşma hattı üzerinde olduğu bilgisini ifade eder. |
area control center (ACC) |
yol kontrol merkezi |
Yetkisi dahilindeki kontrol bölgelerindeki kontrollü uçuşlara hava trafik kontrol hizmeti vermek üzere oluşturulmuş bir ünite. |
way-point |
yol noktası |
Saha seyrüsefer yolunu (area navigation route) ya da saha seyrüseferi yapan bir hava aracının uçuş yolunu tanımlamak için kullanılan belirtilmiş bir coğrafi konum. |
routing table |
yol seçim listesi |
Bir mesajın gideceği kanal yolunu belirler. Eurocontrol tarafından güncellenir. |
passenger |
yolcu |
Sivil Havacılık Kanununun 107’nci maddesine göre düzenlenen yolcu taşıma sözleşmesi kapsamında seyahat etmek amacıyla uçuş ve kabin ekibinden farklı olarak hava aracında bulunan veya bu amaçla kontrol (check in) işlemini yaptırmış olan şahıstır. |
passenger stairs |
yolcu merdiveni |
Yolcu ve personelin uçağa inip binmesini sağlayan araç. |
elastisite modülü |
young’s modulus |
Statik hesaplamada bir gerilimin, kısalma ya da eğilme miktarına bölünmesi ile bulunan değerdir. |
bearing |
yön |
Pusulada yön. |
bearing |
yön |
Pusulada yön.
|
Signs |
Yönlendirme Levhaları |
Bir zorunlu talimatı, bir hareket alanındaki belirli bir yere veya varış yerine ilişkin bilgiyi aktarmak üzere pist ve taksi yolu kenarlarına, kara ve hava araçlarını yönlendirmek amacıyla tesis edilen kırılabilir levhalardır. Levhalar ikiye ayrılır: 1.Zorunlu Talimat Levhaları: Havalimanı kontrol kulesi tarafından izin verilmedikçe taksi yapan bir uçağın veya aracın ötesine geçemeyeceği bir yeri belirlemek üzere tesis edilen levhalardır. Zorunlu levhalar, kırmızı zemin üzerine beyaz harf-rakam ve çizgilerden oluşur. 2.Bilgilendirme Levhaları: Belirli bir yer veya rota (yön veya varış yeri) bilgisinin bir levha ile gösterilmesine ilişkin bir işletme gerekliliğinin söz konusu olduğu durumlarda tesis edilen levhalardır. Sarı ve siyah renklerinden oluşur. |
SIGNS |
Yönlendirme levhaları |
Bir zorunlu talimatı, bir hareket alanındaki belirli bir yere veya varış yerine ilişkin bilgiyi aktarmak üzere pist ve taksi yolu kenarlarına, kara ve hava araçlarını yönlendirmek amacıyla tesis edilen kırılabilir levhalardır. Levhalar ikiye ayrılır: 1.Zorunlu Talimat Levhaları: Havalimanı kontrol kulesi tarafından izin verilmedikçe taksi yapan bir uçağın veya aracın ötesine geçemeyeceği bir yeri belirlemek üzere tesis edilen levhalardır. Zorunlu levhalar, kırmızı zemin üzerine beyaz harf-rakam ve çizgilerden oluşur. 2.Bilgilendirme Levhaları: Belirli bir yer veya rota (yön veya varış yeri) bilgisinin bir levha ile gösterilmesine ilişkin bir işletme gerekliliğinin söz konusu olduğu durumlarda tesis edilen levhalardır. Sarı ve siyah renklerinden oluşur.
|
load |
yük |
Posta ve bagaj dışında, uçakta taşınan yüktür. İstatistiksel amaçlardan dolayı yüke bütün kargolar dâhil edilmektedir. Kanunun 110’uncu maddesine göre düzenlenen yük taşıma sözleşmesi kapsamında taşıyıcının sorumluluğuna devredilen yüktür. |
cargo aircraft |
yük uçağı |
Ticari eşya/mal taşıyan hava aracı. |
high loader |
yükleme aracı |
Kontayner ve palet yüklemesinde kullanılan ekipman. |
high loader |
yükleme aracı |
Özellikle palet ve konteyner’ın uçaklara yüklenmesi ve indirilmesinde kullanılan yükselip/ alçalma ve yüklere hareket verebilme özellikleri ile donatılmış araç.
|
high frequency (HF) |
yüksek frekans |
3 ve 30 MHz arasındaki frekansların bütünü. |
high point |
yüksek nokta |
Hidrant boru hattının en yüksek noktası. |
high level data link control |
yüksek seviye bilgi bağlantı kontrolü |
Mevcut radarlarımızdan gelen dataların formatıdır. Mevcut RDP ve FDP sistemlerimiz bu formattaki radar datasını tanır ve işler. |
height |
yükseklik |
Bir nokta, seviye ya da nokta olarak kabul edilen bir cismin referans olarak alınan yere olan dikey mesafesine denir. |
elevated heliport |
yükseltilmiş heliport |
Kara üzerinde yükseltilmiş bir yapı üzerinde bulunan bir heliport. |
geodetic datum |
yüzey referans bilgisi |
Global referans sistemine göre yerel referans sisteminin yerleşim ve oryantasyonunun tanımlanması amacıyla gerek duyulan azami parametreler bütünü. |
earth referenced navigation |
yüzeyden referanslı seyrüsefer |
Yüzeysel seyrüsefer kaynağına bağlı olup, tek siteye bağlı olmayan seyrüsefer. |